Ali Osman Ertan

Ali Osman Ertan

Hayattan Anektotlar

Gelmişiz, yaşayacağız..!

28 Ocak 2020 - 18:39

Değerli okurlar öncelikle herkese hayırlı ve bol huzurlu günler dileyerek başlamak istiyorum. Bendeniz 63 yaşında mesleği gereği ülkeyi adım adım gezmiş biri olarak, kah ülkenin değişik yerlerini kah değişik insanları ile yaşadığım, bazen komik bazen trajikomik, bazen de herkese dokunacağını sandığım olayları paylaşacağım sizlerle...

Muhteşem bir ülkede hep beraber yaşıyoruz... Doğumları yaşıyoruz, ölümleri yaşıyor ve sonra koşuyoruz mezarlıklara...

MEZARLIKLAR ASIL GERÇEĞİN İLK DURAĞIDIR
Tavsiyemdir: Fazlaca gidin mezarlıklara! Orada bulunmak hepimize bazı gerçekleri anlamamızı bu alemde ne olursan ol son durağın orası olduğunu hatırlatıyor... Para yok, kariyer yok, üstünlük yok, olduğun yer en fazla 2 metrekarelik alan nasıl olsa vermişler sana, birkaç yıl sonra yol mu geçer bilinmez o da şansına artık... Nasıl olsa 2 nesil sonra unutulup gideceksin. Torun torba arar bulur 2 dua okur mu? Zor... Büyük şehirlerde zor bu işler, kırsal bu konularda şanslı. Çünkü aile mezar yerleri birbirlerine yakın yeni nesil mezarlarını ziyarette soyisim tutuyor diye bi' duada sana patlatırlar ve sen de sevinirsin ey fani!

Gelelim gerçek dünyaya... Doğarken mutlak sevindirmişsindir birilerini iyi kötü bi' 10- 15 yaşlarına tırmandığın an eğer anan baban iyi geçinip de seni bu yaşa mutlu bir şekilde getirmişlerse sağ olsunlar zor olanı başarmışlardır. Eğer sen 3-5 yaşında iken ayrılmışlarsa ve sen anne, baba, dede, nine ellerinde bu yaşlara gelmişsen vay haline... Bir de anneni babanı sanki bir şey olmamış gibi sırıtkan bir şekilde karşında görüyorsan o zaman işin zor evlat, seni zor günler bol imtihanlar bekliyor demektir... Anne, baba, nene, dede bakıyordur sana muhtaçlığın azdır, bizim evladımız iyidir hoştur derler ama içini bilmezler o dev dalgaları, sonsuz uyku uyutmayan her gün katlanarak büyüyen o tsunami dalgalarını da hissetmezler.

Delikanlılık kapıda, arkadaş sırdaş aramaları had safhalara gelir, şansına iyi has dostluklarda oluşur... Şanslısın.diğeri Allah başa vermesin zor... Karakollar başlatır, kavgalar başlar hem başkasıyla hem kendinle, karakolluk olduğunda komiser sorar:

- Oğlum annen baban...
Yutkunursun...
- Yok benle değiller...


Komiser büyük bilim adamı gibi başını diğer polislerin olduğu alana diker, başını sağa sola sallar... Ben demedim mi olay belli suç makinesi bunlar... İstediğin kadar kendini bil adamım, ilk darbeyi aldın ve artık ayıkla ayıklayabilirsen.

Diğer tarafta masum anne baba keyiflerinden bir şey kaybetmiş sayılmaz. Hatta anne babaya, baba da anneye güvenir her konuda nasılsa evlatları büyüyüp gidiyordur her şartta. Böylece toplum olarak bu suç makinelerine sahip olmuş oluruz. Her kasabada 2-3 her şehirde 5-10 her ilde 100-200 varın siz hesaplayın ülke genelini...

ANNE VE BABALAR, 1 değil, 2 değil, 10 değil, 100 kez düşünün... İpe sapa gelmez, umursamazca aldığınız kararlarların nelere yol açtığını görün... Bu saatten sonra ben şuyum, ben buyum demenize gerek yok. Sizler kendinden başka kimseyi, evladını hiçe sayan mahluksunuz affınız da yok...

Sevgili kardeşlerim... Devamında daha da derinlere girip kanayan yaralarımızın bizlere neler kaybettirdiğini normal bir birey ve bunları birebir yaşamış insan olarak sizlere öneri ve ricalarımı ileteceğim...

Kalın sağlıcakla!
 

Reklam